T.C. Mİllî Eğİtİm BakanlIğI
İSTANBUL / ZEYTİNBURNU - 100. Yıl Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi

Umudum Öğretmenim

Babasız kalmak, savaşın ortasında komutansız kalmak gibidir demiş ünlü şair Necip Fazıl...Ancak annesiz kalmanın tarifsiz acısını benzetecek hiçbir cümle bulamamış...Peki ya her ikisinin de yokluğu? Baş etmesi çok güç bir imtihan değil mi?

İşte bizim okulumuzdaki ebeveyn eksikliği ile baş etmeye çalışan, her şeye rağmen hayata karşı dimdik duran, eğitimini sürdürmek için canla başla mücadele eden pek çok savaşçı çocuğumuza bu zorlu yolda destek olabilmek için başladı               " Umudum Öğretmenim Projemiz."

Acaba bu öğrencilerin hayatlarına yapacağımız küçük dokunuşlarla büyük farklar yaratamaz mıyız? dedik. Evet, biz nasıl olsa kocaman bir 100.Yıl Mesleki ve Teknik Anadolu Lisesi ailesiydik ve bizim diğer öğrencilerimize nazaran daha fazla ilgi ve desteğe ihtiyacı olan öğrencilerimizdi onlar. Hepsinin anlatacak hikayeleri, yarım kalmış sevinçleri ve anlatırken gözlerinin parladığı hayalleri vardı. Ve okulumuzun elini taşın altına koymaktan kaçınmayacak, mesleğine adanmış onlarca öğretmeni.      Ebeveynini kaybetmiş öğrencilerle bireysel olarak ilgilenen gönüllü öğretmenlerimiz "eğitim koçluğunu" üstlendikleri öğrencilerin her alanda akranları ile eşit şartlarda eğitim olanaklarından faydalanabilmeleri için özveriyle çalıştı. Öncelikle durum tespiti yaparak ihtiyaçları belirlendi. Okul ve kurs devamsızlıkları titizlikle takip edilerek, akademik başarılarını artırmak için yardımcı kaynaklar temin edildi. Aile bireyleri ile temas kurularak gençlerle özel bir bağ kurulmaya çalışıldı. Bu öğrencilerin öğretmeni olmanın yanı sıra bazen sırdaşı, rehberi, ergenlik döneminin çalkantılı sürecinde yolunu bulmasını sağlayan pusulası oldular. 27-05-2020

          Hiç kuşkusuz bu yolda amacımız sadece öğrencinin akademik başarısını artırmak değildi. Asıl hedef, gencin çok yönlü gelişimini desteklemek, sosyal-duygusal becerilerini geliştirmek, aile ve arkadaşlarıyla ilişkilerini yapıcı şekilde yeniden inşa etmesine yardımcı olmak, zaman içerisinde önüne çıkan engellerden ötürü yaşadıkları özgüven eksikliğini aşmasını sağlamak, çevresindekilere ve en önemlisi kendilerine güvenmelerini sağlamaktı. Kimi zaman okulumuzun olanakları ölçüsünde maddi desteğimizle kimi zaman "anlat bakalım, bugün sanki canın biraz sıkkın gibi" deyişimizle ama en önemlisi her zaman hissettirdiğimiz sıcacık sevgimizle bizce hedeflerimizi büyük oranda başardık. Ama el ele verdiğimiz sürece yapacağımız daha çok şey var. Tıp ki deniz yıldızı hikayesinde olduğu gibi yaptıklarımızla bir kişinin hayatında bile fark yaratabiliyorsak işte o gün gerçek birer öğretmen olmuşuz demektir...

                  Ben isterim ki bulutlar ağlasın ama çocuklar ağlamasın. Hiçbiri öksüzlük, yetimlik nedir, duymasın." demiş ünlü Azerbeycanlı şair Resul Rıza...Biz de diyoruz ki siz hep gülün çocuklar, gülüşünüz güneş olsun, elleriniz "umut."

                 Çünkü biz "yarınların umutlarının öğretmeni" olmaktan gurur duyuyor, bütün yorgunluğumuzu gözlerinizdeki parıltıda unutuyoruz...

Paylaş Facebook  Paylaş twitter  Paylaş google  Paylaş linkedin
Yayın: 27.05.2020 - Güncelleme: 22.03.2024 22:33 - Görüntülenme: 607
  Beğen | 1  kişi beğendi